Ege Mutfağı
Ege mutfağı, zeytinyağlıların ve otların ağırlıkta olduğu eşsiz lezzetlerden oluşmaktadır. Ayrıca taze deniz mahsullerini Urla tadabilirsiniz. Günlük hazırlanan zeytinyağlıları, lezzet sınırlarını zorlayan güveçleri ve geleneksel hamur işleri ile Urla’ya gelen misafirlerin kalbini çalmıştır. Sanat sokağında gezerken küçük bir mola verebilirsiniz. Bu arada keçi sütü ile yapılmış enfes dondurmaları ve acıbadem kurabiyeleri de denemelisiniz.
Urla’da birçok festival düzenlendiği ve yaz aylarında sakinliğin tercih edenlerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Konaklama yerinizi mutlaka önceden ayarlamalısınız.
Urla Sanat Sokağı
Urla’nın merkezin de yer alan, konsept kafelerden seramik atölyelerine, antikacılardan el yapımı ürünlerin satıldığı dükkanlara kadar bir çok seçenek sunar. Sanat sokağında zevkinize uyan mekânlar bulabilirsiniz. Ayrıca eş, dost, arkadaşlarınıza aradığınız hediyelik eşyaları da burada bulabilirsiniz.
Malgaca Pazarı
Malgaca pazarı, dükkânları tarih kokan, geçmişten günümüze tüm değişikliklere ve kentleşmeye rağmen yaklaşık iki asırdır varlığını dürdürmekte. Tarihlerine baktığımız zaman Arasta o dönemlerin alışveriş merkezini temsil etmiştir. Bakkal, manav, kasap, terzi ve birçok dükkanı aynı yerde bulabiliyormuşsunuz. Arastada alışverişin yanı sıra dostluklar pekiştirilir, çaylar ve kahveler içilirken sohbetler edilirmiş. Haftalık kurulan pazarla misafirlerini karşılarmış. Köylüler ellerindeki ürünlerini Malgaca’ya getirir, burada satışa sunarlarmış. Arasta ve Malgaca yan yana bulunurlar. Malgaca ve Arasta eski günlerini yaşayamıyor olsa da tarih kokan dokusunu hala kaybetmemiştir.
Urla Plajlarında Yüzün
Ege’nin incisi, İzmir’in sahil kasabası olan Urla’da denize girmek için elbette çok alternatifiniz var. Unutmamanız gereken nokta bu masmavi denizin sularının biraz serin olduğu. Urla yaklaşık 40 km’lik upuzun bir sahil şeridine sahip, bu sebeple plaj seçeneğiniz de oldukça fazla. Eğer soğuk denizi seviyorsanız Urla’nın mümkün olduğunca güneyine gitmelisiniz. Altınköy, soğuk sularıyla tam size göre. Demircili Koyu‘nda yer alan tek tesis olan Ada Camping‘e gidip piknik tadında bir gün geçirebilirsiniz. Piknik denildiğinde aklınıza hemen mangal geliyorsa üzülmeyin, onu da kiralamanızda tesis size yardımcı oluyor. Çeşmealtı, Urla’da denize girmek için tercih edebileceğiniz diğer yerlerden biri. Çok uzun bir sahil şeridine sahip olan Çeşmealtı‘nda farklı zevklere hitap eden birçok tesis bulunduğu için alternatifiniz de çok. Deniz biraz ılık olsun derseniz, Özbek‘teki Aydilek Koyu‘nu tercih edebilirsiniz. Burada denize havuza girer gibi merdivenle girmeniz gerekiyor. Aydilek Koyu’nda deniz suyu diğer plajlara göre daha ılık. Ancak denizkestaneleri sebebiyle deniz ayakkabılarınızı yanınızda götürmeyi unutmamanız konforunuz açısından önemli.
Urla’ya gittiğinizde deneyimlemeniz gereken 10 eşsiz tavsiyeyle seyahat programınızı renklendirebilirsiniz.
Urla’nın Meşhur Enginarını Tadın
Urla’ya gidip enginar yemeden dönmek olmaz. Urla Yarımadası’na özgü sakız enginarı; erkenci, düz yapraklı ve lezzetli bir enginar türü. Urla Enginar Festivali’nde enginar dolmasından böreğine, enginarlı balıktan boyoza klasik ve yenilikçi tarifleri bir arada denemek mümkün.
Karantina Adası’nı Ziyaret Edin
Urla’dan yapılan yol sayesinde bir yarımadaya dönen Karantina Adası, Osmanlı döneminde İzmir’e gelen yabancıların ve hac kafilelerinin sağlık kontrollerinin yapıldığı yer aslında. Gelenler bulaşıcı bir hastalık taşıyorsa burada teşhis konulur ve tedavi edilirmiş. En eski limanlardan biri olması sebebiyle birçok gezginin Osmanlı Devleti’ne girişi, bu adada yapılan kontrolden sonra gerçekleşirmiş. Bu kontrollerin yapıldığı bina günümüze kadar ulaşmış. Adada yapacağınız gezintide bu binayı da yakından görebilirsiniz.
Klozamenai Antik Kenti’nde Tarihe Tanıklık Edin
Limantepe‘nin batısında bulunan tepelerden biri olan Karantina Adası’nda yer alan Klozamenai Antik Kenti, Helenistik dönemden kalma bir yerleşim yeri. Yapılan kazılar sonucu dünyanın ilk zeytinyağı atölyesi de burada bulundu.
Urla’nın Muhteşem Köylerini Gezin
Barbaros Köyü, Balıklıova Köyü, Özbek Köyü ve Bademler Köyü korunmuş doğası, tertemiz havası ve sıcakkanlı insanları ile gezilmeye değer yerlerden. Tabii, bunların içinde favori olan Bademler Köyü, Türkiye’nin tiyatroya sahip olan tek köyü olmasıyla biliniyor. Burası tam bir sanat yuvası. 70 yıllık kütüphaneye ve oyuncak müzesine de sahip olan köy, kültürel açıdan doyuma ulaşabileceğiniz muhteşem bir rota.
Urla’daki Tarihi Evlere Uğrayın
Sanat sokağından çıktıktan sonra Necati Cumalı Kültür ve Anı Evi karşınıza çıkıyor. Edebiyatseverlerin buluşma noktası olan bu evde Necati Cumalı’ya ait ödülleri, yazarın kişisel eşyalarını ve eserlerini görebilirsiniz. Susuz Yaz, Boş Beşik ve Tütün Zamanı gibi eserleriyle Türk edebiyatında önemli bir yeri olan Necati Cumalı’nın yaşadığı evi müze olarak ziyaret etmek tarihe tanık olmanızı sağlıyor. Nobel ödüllü Yunan şair Yorgo Seferis’in bütün çocukluğunu geçirdiği yazlık ev ise şimdilerde bir otel. Şiirlerinde İzmir ve Urla’nın ayrı bir yere sahip olduğunu söyleyen şair, mübadele nedeniyle her şeyi bırakıp ailesi ile birlikte bu evi terk etmiş ve aradan neredeyse 40 yıl geçtikten sonra 1950’lerde bu evi tekrar ziyaret etmiş.Şarap Mahzenlerine Gidin, Bağ Gezilerine Katılın
Urla’da bir bağbozumu festivalinin düzenleniyor olması tesadüf değil elbette. Urla’nın antik çağlardan günümüze kadar gelen yaklaşık 6000 yıllık bir şarap geçmişi var. Bölgenin şarap üreticilerinin hayata geçirdiği Bağ Yolu Projesi ile şarap üretiminde Urla her geçen gün adından daha çok söz ettirir oldu. Birçok tesisin olduğu bölgede şarap mahzenlerini gezebilir, şarap tadımlarına katılabilirsiniz. Urla Şarapçılık, Usca Şarapçılık, Mozaik Şarapçılık ve Urlice Şarapçılık bu tesislerin başında geliyor. Türkiye’nin vegan sertifikalı ilk şaraplarına sahip Ayda Winery de Urla-Seferihisar’da bulunuyor. Her bütçeye ve her zevke hitap eden şarapları bulabileceğiniz mahzenleri gezmeden ve şarap tadımı yapmadan Urla’dan dönmemelisiniz.